Hiroşima ve Nagazaki


Hiroşima ve Nagazaki“Sanki bir milyon insan bir anda haykırdı ve aniden sustu, hiç olmamışlar gibi…” İnsanlık tarihinin en utanç dolu yılları, 1939-1945 tarihleri arasında milyonlarca insanın hayatlarını kaybetmesine yol açan İkinci Dünya Savaşı’nda yaşandı. Bu kara altı yıl, çileden çıkmış ve deyim yerindeyse, dişlerinden tırnaklarına kadar silahlanmış süper güçlerin birbirlerini ve ne yazık ki masum insanları öldürmeye çalıştığı insanlık dışı bir dönemdi.
İkinci Dünya Savaşı’nın diğer savaşlardan en büyük farkı, daha önce veya sonra hiçbir savaşta bu kadar çok sivilin hayatını kaybetmemiş olması. Ve işte İkinci Dünya Savaşı’nın en büyük ayıplarından biri, bir yaşına daha girmek üzere. 6 ve 9 Ağustos 1945 tarihlerinden bahsedeceğiz, Hiroşima ve Nagazaki’den.
6 Ağustos 1945 sabahı Albay Paul Tibbets yönetimindeki Enola Gay isimli bir B-29 uçağı, “Little Boy – Küçük Çocuk” isimli çok gizli bir yükle Güney Pasifik’teki Tinian Adası’ndan havalandı. Uçağına çok sevdiği annesinin ismini veren Paul Tibbets’in ve mürettebatın geri kalanının tek bildiği, yükün çok ama çok güçlü bir bomba olduğuydu.
Gerçi Tibbets dahil, olaydan haberi olan insanların birçoğunun kafasında aynı soru yankılanıyordu. Küçük çocuğun sürprizi ne olursa olsun (ki söylentilere göre dünyanın gördüğü en büyük şey olacaktı) bombanın zaten yenilmiş olan Japonya’ya atılmasının bir gereği var mıydı?
Yetkililer bunu gerekli bulmuştu ve görev tamamlanmalıydı. 02:45’de havalanan Enola Gay, 08:00’de içinden nehirler geçen liman kentinin, Hiroşima’nın üzerinde turlar atıyordu. 08:13’de Küçük Çocuk 10.000 metreden hedefe yollandı. İki dakika sonra, bomba hedefini bulduğunda Tibbets, hayatı boyunca kendisine sormaya devam edeceği soruyu tekrarlıyordu, “Ben ne yaptım?”
Küçük Çocuk’un yarattığı patlama şehrin 10.000 metre üzerinde uçan Enola Gay’i az kalsın düşürüyordu, şehirdeki bilanço ise Küçük Çocuk’un dünyanın o ana kadar gördüğü “en büyük şey” olduğunu doğrular nitelikteydi. Şehrin 580 metre üzerinde patlayan bomba ilk anda 70.000 insanı buharlaştırdı. Japonya’nın en güzel kenti olarak bilinen Hiroşima’nın suları, toprağı ve insanları zehirlenmişti. İki ay içinde Küçük Çocuk’un gizli silahı olan radyasyon, ölü sayısını 135.000’e ulaştırdı. Bombardımanı takip eden beş yıl içinde radyasyon nedeniyle mutasyona uğrayan 60.000 kişi daha hayatını kaybetti. Küçük Çocuk’un sürprizleri bununla da bitmemişti, kentin üzerine haftalarca asit yağmuru yağdı ve Hiroşima’dan bütün hayat izleri silindi.


Hiroşima ve Nagazaki Hiroşima’dan sadece 3 gün sonra, Küçük Çocuk’un çökerttiği Japonya’ya bir bomba daha atıldı. Bu seferki bombanın ismi “Şişman Çocuk”tu.
Hiroşima’daki senaryonun bir benzeri de Nagazaki’de yaşandı. İki kentte ölenlerin sayısı 500.000’i aştı. 1998 yılında, Küçük Çocuk’u Hiroşima üzerine bırakan Paul Tibbets, insanlığa yaptığı hizmetler nedeniyle liyakat madalyası aldı.

Nükleer silahlar insanlık ayıbıdır ve savaşlar her zaman masum sivillerin öldürülmesiyle sonuçlanır. Bunun en büyük örneği Japonya’da yaşandı ve Hiroşima’yla Nagazaki bu dersin bedelini çok ağır bir şekilde ödedi. Kazanıldığı söylenen zaferin insanlığa ne gibi bir faydasının olduğu ise büyük bir muamma.
İştegenç

Yorumlar